I got my name in lights with notcelebrity.co.uk

22 Ocak 2008 Salı

SEVGİ ŞİİRLERİ

ŞİMDİ DAHA İYİ ANLIYORUM Kİ,
NEFES ALMAK DEĞİLMİŞ YAŞAMAK,
ATEŞLERDE YANMAK GİBİ BİR ŞEY,
SENİ SEVERKEN SENSİZ OLMAK

Yalnızlıksa eğer seni korkutan korkma! yanındayım,
Yok eğer yalnız kalmaksa istediğin kork!
Çünkü seni siz bırakmayacağım.

BEN SENİ BİR NİSAN YAĞMURUNDA,
ILGIT ILGIT ESEN RÜZGARLARIN GELİNCİKLERİ OKŞAYIP,
BİR KIŞ GÜNÜ KAR ALTINDAKİ BUĞDAY TANESİNİN,
GÜNEŞİ ÖZLEDİĞİ GİBİ SEVİYORUM...

SAHİLLER DALGAYI NASIL BEKLERSE,
GÖKYÜZÜ MEHTABI NASIL ÖZLERSE,
KURU TOPRAKLAR SUYA NASIL HASRETSE,
SENDE BENİM HASRETİMSİN...

SEN BENİM GÖZLERİMDE SAF BİR GERÇEK,
YÜREĞİME BAHAR GETİREN BİR ÇİÇEKSİN.
SEN BEDENİMDEKİ YUMUŞAK KUDRET,
GÖNÜL BAHÇEMDE UÇUŞAN BİR KELEBEKSİN..

Her şeyin sonrası, evveli sensin
Gönlümün biricik emeli sensin
İnan ki çökerim çekemem dersen
Çünkü canevimin temeli sensin...

ŞİMDİ DAHA İYİ ANLIYORUM Kİ,
NEFES ALMAK DEĞİLMİŞ YAŞAMAK,
ATEŞLERDE YANMAK GİBİ BİR ŞEY,
SENİ SEVERKEN SENSİZ OLMAK

EN GÜZEL SEVGİ SÖZLERİ

TEK KALDIM DÜNYADA DÜNYAM OLUR MUSUN? DENİZLER KADAR SEVDİM DALGAM OLUR MUSUN? ATEŞLER KADAR YANDIM ALEVİM OLUR MUSUN?

BİR KELEBEK OLSAYDIM YAĞMUR GÜNEŞ DEMEDEN YANINA UÇARDIM.OMZUNA KONUp SANA DOYASIYA BAKARDIM BİR HABER VERMEDEN YANAĞINDAN ÖpER KAÇARDIM!...

Bilirmisin Bende Paylaşmak Nedir?Nefesin Kesilirse Al Canım Senindir!Gittiğin Yol Ucurumsa Sen geri dön BEBEĞİM...O İlk Adım benimdir...

Ne aradıysam bilki sende bulmuşum senden öncesi yok seninle var olmuşum sende bütün özlemler sende bütün gelecek! beni bende arama ben artık sen olmuşum...

bedenimde bir can var avuç içi kadar o canda bir kalp var dünya kadar o kalpte bir sevgi var sonsuza kadar o sevgide bir sen varsın ölümüne kadar...

Ne dil yeter seni anlatmaya... Ne göz kıyar sana bakmaya... Ne kollarım uzanır seni sarmaya... Hiç ömür yetermi birsen gibi can bulmaya... sevgilim...........

agaclari gumus gibi aydinlatan ayin uzerine yemin ederimki ictigim her su damlasi zehir olup ayirsada ruhumu bedenimden,yine vazgecmem bitanem seni sevmekten

YAGMURUM OL YAG AMA ISLATMA.GÜNEŞİM OL AMA YAKMA.RUZGARIM OL AMA SAVURMA .SEVEBİLDİGİN KADAR SEV AMA SENSİZ BIRAKMA...ASKIM

Sen hayata ne verırsen hayat sana senın verdıgını gerı verırmıs ben hayata ne verdım bılmıyorum ama hayat hıc ummadıgım anda senı bana verdı...

kavusmak olumse hasretın zulum elbet kavusuruz be gulum tek sana aıt su kanayan yurekle ben yolumu coktan sectım YA SEN YA OLUM

Eğer gökyüzünde bir yıldız olup düşeceğim yeri kendim seçebilseydim emin olki aşkım senin yanına düşmek isterdim çünkü herşeyden vazgeçebilirim ama senin yokluğundan \'\'asla\'\'

Ağırdır sevmelerim her yürek taşıyamaz, büyüktür umutlarım her omuz kaldıramaz, her şey olur da şu kalbim, bir tek sensiz olamaz.

Seni her düşündüğümde kalbime bir yıldız çiziyorum. Benim şimdi kaç yıldızım var biliyor musun? Benim artık bir gökyüzüm var..

Güneşin doğduğu da bir gerçek battığı da... Kalbimin attığı da bir gerçek, günün bittiği de... Ne çıkar tüm gerçekleri saysak tek tek. Seni seviyorum, işte o en büyük gerçek...

Birgün bana soracaksın,beni mi yoksa hayatı mı daha çok seviyorsun diye. hayatı diyeceğim, küsüp gideceksin ama hiçbir zaman bilmeyeceksin ki benim hayatım sensin.

BİRGÜN DUDAKLARIN KURURSA OKYANUSU GETİRİRİM SANA AKŞAM AYAZINDA TİTRERSEN GÜNEŞİ GETİRİRİM SANA EĞER GÖNLÜN BİR SEVGİ ARARSA KALBİMİ SÖKÜP GETİRİRİM SANA

YATAĞINI GÜL YAPRAKLARIYLA RÜYALARINI PAPATYALARLA SÜSLEDİM ÜZERİNİ SEVGİMLE ÖRTTÜM TÜM KABUSLARINIDA BEN ALDIM Kİ SEN RAHAT UYU BİRTANEM!

SENİ UNUTMAK İÇİN AND İÇTİM GÖZLERİN GELDİ AKLIMA VAZGEÇTİM.

BUGÜN YENİ BİR MEYHANE KEŞFETTİM MEZARLIĞIN KARŞISINDA BİRGÜN BENİ ARARDA BULAMAZSAN YA MEYHANEDEYİM YADA TAM KARŞISINDA.

SENİ SEVİYORUM DİYEN SÖZLERE DEĞİL, SENİN İÇİN AĞLAYAN GÖZLERE İNAN

GÖZLERİYLE GÖZLERİNE GÖZ KOYANIN GÖZLERİMLE GÖZLERİNİ OYARIM GÖZLERİNİ GÖZLERDEN SAKIN GÖZLERİN GÖZLERİME LAZIM

NE YEMİNLER BOZDUM GECELER BÜYÜRKEN SENSİZ NE YEMİNLER BOZDUM YILLAR GEÇERKEN SİTEMSİZ NE YEMİNLER BOZDUM TARİFİ BİLE İMKANSIZ, SENİN İÇİN EY GÜLÜM!!!....

BENİ BİR DAKİKA DEĞİL BİR SANİYE DEĞİL BİR SANİYENİN ONDA BİRİ KADAR SEV.... BİR YIL DEĞİL ON YIL DEĞİL BİN YIL MESUT OLURUM.

Hepsi Gidici Sen Kalıcı , Hepsi Anlık Sen Hayat Boyu , Hepsi ÇocukçA Sen GerçEkçE , Hepsi Öylesine Sen Ölesiye..

Bilinmeyen diyarlarda yürüyorum. Unutulmak korkusuyla her an ağlıyorum.

Sonbahara İNat AğAç Hala YeşErmekte, Geceye İNat Gün Hala AğArmakta, Ben İSe Kadere İNat Hala Senİ SevmekteyİM. İNat Bu Ya MahşEre Kadar Senİ SeveceğİM!

Biliyorum Sen GüneşSin Etrafında Binlerce Gezegen Var, Ama Sende Biliyorsun Ki Ben Dünyayım Ve Bir Tek Bende Hayat Var..

Seni saçaklarda titreyen bir serçenin kanat çırpası kadar masum ve bir annenin duası kadar içten seviyorum BİTANEM. Seni çok ama çok SEVİYORUM

Birine Verilecek Değer,uğruna Feda Edilebileceklerle ÖlçüLebiliyorsa Aç Gözlerini Etrafına Bak.gördüĞüN HerşEyi Feda Edebilirim.ama Sakın Aynaya Bakma...

BAZI AŞKLAR OKYANUS GİBİDİR. GÖRMESENDE SONUNUN BİR YERLERDE BİTTİĞİNİ BİLİRSİN. ŞİMDİ OKYANUSLAR BİLE KISKANIR SANA OLA SEVGİMİ. GÖRMESEMDE SONUNU BİLİYORUM. SONSUZA DEK SÜRECEK...

kalbim kopsa yerinden avucuna atacağım elimden gelse ömrüne ömür katacağım yemin olsun toprakta bile meleklere seni anlatacağım

BuGüNü yaşıyorsam yarının seni bana getireceğine inandığım içindir....

ALMIş ELiNE BiR çIçEK, SEVECEK -SEVMEYECEK, ULAN EşOgLU EşEK çIçEK NERDEN BiLECEK... :D

Dogan her günün sabahında içimde gözlerini görebilme aşkı olmasa inan hiç bir seye deymezdi yaşamak

Bilirim buz dağıdır özlem, eflatun sabahlarda. Bilirim kulaklarım çınladığında özleyenim vardır uzaklarda ve yine bilirim ki özleyenim ÖZLEDİĞİMDİR aslında...

Gül filizlendiği günden itibaren güneşe aşıktır güneş her ne kadar ayın görkemine kanıp gülünü unutsa da gül ayın görkemine kanıp güneşini unutmaz.

GIZLI GIZLI AGLARDIM , GOZLERIMDEN SAKLI, AGLAR AGLAR YANARDIM , ATESIMDEN SAKLI,YANAR YANAR SEVERDIM , SEVDIGIMDEN SAKLI , SEVDIGIMDEN AYRI


16 Ocak 2008 Çarşamba

MAKBER

Şu Boğaz Harbi Nedir? Var mı ki dünyada eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi,
-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya,
Ne hayasızca tahaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde-gösterdiği vahşetle “bu: bir Avrupalı”
Dedirir-yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yahut kafesi!
Eski Dünya, Yeni Dünya bütün akvam-ı beşer
Kaynıyor kum gibi, Mahşer mi, hakikat mahşer.
Yedi iklimi cihanın duruyor karşında,
Osrtralya’yla beraber bakıyorsun ; Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler rengarenk.
Sade bir hadise var ortada : Vahşetler denk.
Kimi Hindu, kimi Yamyam, kimi bilmem ne bela...
Hani tauna da zuldür bu rezil istila...
Ah o yirminci asır yok mu, o mahluk-i asil,
Ne kadar gözdesi mevcut ise hakkiyle sefil,
Kustu Mehmetçiğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrarı hayasızcasına,
Maske yırtılmasa hala bize affetti o yüz ...
Medeniyet denilen kahbe, hakikat yüzsüz.
Sonra mel’undaki tahribe müvekkel esbab,
Öyle müthiş ki: Eder her biri bir mülkü harab.
Öteden saikalar parçalıyor afakı;
Beriden zelzeleler kaldırıyor a’makı;
Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
Sönüyor göğsünün üstünde o aslan neferin.
Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,
Atılan her lağımın yaktığı: Yüzlerce adam.
Ölüm indirmede gökler, ölü püskürtme de yer
O ne müthiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...
Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak,
Boşanır sırtlara, vadilere, sağnak sağnak.
Saçıyor zırha bürünmüş de namerd eller,
Yıldırım yaylımı tufanlar, alevden seller.
Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,
Sürü halinde gezerken sayısız tayyare.
Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...
Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!
Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
Alınır kal’a mı göğsündeki kat kat iman?
Hangi kuvvet onu, başa, edecek kahrına ram?
Çünkü te’sis-i ilahi o metin istihkam.
Sarılır, indirilir mevki’-i müstahkemler,
Beşerin azmini tevkif edemez sun’-i beşer;
Bir göğüslerse Huda’nın edebi serhaddi;
“O benim sun’-i bediim, onu çiğnetme” dedi.
Asım’ın nesli... diyordum ya... nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek.
Şuheda gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rukü olmasa, dünyaya eğilmez başlar,
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.
Ne büyüksün ki, kanın kurtarıyor Tevhid’i...
Bedr’in aslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmeyecek makber’i kimler kazsın?
“Gömelim gel seni tarihe”desem, sığmazsın.
Herc ü merc ettiğin edvara da yetmez o kitab...
Seni ancak ebediyetler eder istiab.
“Bu, taşındır” diyerek Ka’be’yi diksem başına;
Ruhumun vayhini duysam da geçirsem taşına;
Sonra gök kubbeyi alsam da, rida namıyle;
Kanayan lahdine çeksem bütün ecramıyle;
Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan;
Yedi kandilli Süreyya’yı uzatsan oradan;
Sen bu avizenin altında, bürünmüş kanına;
Uzanırken, gece mehtabı getirsem yanına,
Türbedarın gibi ta fecre kadar bekletsem;
Gündüzün fecr ile avizeni lebriz etsem;
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
Yine bir şey yapabildim diyemem hatırına.
Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
Şarkın en sevgili sultanını Salahaddin’i,
Kılıç Arslan gibi iclaline ettin hayran...
Sen ki, İslam’ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
O demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki, ruhunla beraber gezer ecramı adın;
Sen ki, a’sara gömülsen taşacaksın...
Heyhat,Sana gelmez bu ufukalar, seni almaz bu cihat...
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber.
MEHMET AKİF ERSOY